Buğday Derneği %100 Ekolojik Pazarlar
Ekolojik Pazarlar, organik sertifikalı ürünlerin üreticiden her kesimden tüketiciye en kısa, ucuz yoldan ve uygun koşullarda, güvenli bir sistem dahilinde ulaşmasına olanak sağlar. Türkiye’nin ilk Ekolojik Pazarı, Victor Ananias ve Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği öncülüğünde 17 Haziran 2006’da Şişli Feriköy'de, %100 Ekolojik Pazar markası altında açılmış olup doğayla barışık ekolojik yaşam felsefesini ve kültürünü paylaşma ve yaygınlaştırma alanlarıdır. Özellikle Feriköy Ekolojik Pazar, organik üretici ve organik ticaret yapanlar için Organik Meyve Sebze Hali ve lojistik merkezi görevi görür.
Organik (Ekolojik) Pazar Ürünleri için tıklayınız...
Türkiye’nin ilk Ekolojik Pazarı, 17 Haziran 2006’da Şişli’de, %100 Ekolojik Pazar markası altında açılmıştır
%100 Ekolojik Pazar Projesi’nin ana hedefi Türkiye’de Ekolojik Tarımı sağlıklı, güvenilir ve toplumun her kesimine hitap ederek arz ve talebi arttıracak biçimde yaygınlaştırmak olarak belirlenmiştir.
Projenin alt amaçları kısaca şöyle tanımlanabilir:
• Ekolojik sertifikalı ürünlerin üreticiden her kesimden tüketiciye en kısa, ucuz yoldan ve uygun koşullarda, güvenli bir sistem dahilinde ulaşmasına olanak sağlamak.
• Ekolojik ürün bilgisinin yaygınlaştırılması, tüketici eğitimi ve talep oluşturulması
Denetimli, güvenilir, belgeli, sağlıklı ürünler sunarak halk sağlığına katkıda bulunmak
• Ekolojik tarıma geçen çiftçilere pazar desteği sağlarken yeni üreticilerin/yatırımcının teşvik edilmesi yolu ile sektörün gelişimine katkıda bulunmak
• Kültürümüzün parçası, sosyal ve ekonomik takas modeli olan halk pazarlarının geliştirilmesi, dönüştürülmesi
• Su ve toprak kalitesi ile biyolojik çeşitliliğin korunmasını desteklemek
• Kırsalda ekolojik, sürdürülebilir yaşam modellerini, kırsalda refah ve istihdamı desteklemek. Özellikle ekolojik tarımdan gelire en çok ihtiyaç duyan, kırsal kökenli, marketlere veya ihracata yönelik çeşit, kalite ve süreklilik sağlayamayacak, küçük ve orta ölçekli üretici/çiftçiyi desteklemek.
• Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği için ekolojik pazarlar ekolojik yaşam/doğayla barışık yaşam felsefesini ve kültürünü paylaşma ve yaygınlaştırma alanlarıdır. Türkiye’de poşet kullanımının kaldırıldığı ilk pazar olma özelliğine de sahip olan Şişli %100 Ekolojik Pazar önderliğinde, tüm %100 Ekolojik Pazarlar açıldığı ilk günlerden itibaren konu ile ilgili söyleşiler, etkinlikler, atölyeler ve film gösterilerine sahne olmuştur. Çeşitli kutlamalar ve konserlere ev sahipliği yapmıştır. Bu çabanın küçük de olsa bir karşılığı olarak Şişli %100 Ekolojik Pazar, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinliklerinin bir parçası olmuştur.
Neden Ekolojik Pazar Modeli?
Ekolojik – Sosyal Dönüşüm Platformu olarak %100 Ekolojik Pazarlar
• Ekolojik ürünlerin iç pazarda adil, sürdürülebilir, güvenilir alış-veriş modeli ile tanıtılması ve yaygınlaştırılması
• Doğrudan veya en kısa yoldan üreticiden tüketiciye sadece ürün değil, güvenilir bilgi sağlar. Üretici kendi halkla ilişkilerini bizzat yürütebilir.
• Belediye, STK işbirliği ve kamusal alanın geliştirilmesi ile sosyal sorumluluk projesi olması
• Kamusal alan olduğu için medya ilgisi ve gücü ile tanınırlık, bilinirlik
• Adil ticaret yolunu açar. Üreticinin bizzat katılımı fiyatları daha makul seviyelerde tutar ve bu da talebe yansır.
• Üretici, belediye, tarım teşkilatı ve sivil toplum desteği ile belge ve sertifikanın ötesinde güvence sunar.
• Sivil toplum ve kamu denetimi sayesinde paketsiz ve barkotsuz olarak açık ürün satılan manav ve marketlere göre izlenebilirlik/güven avantajı sunar.
• Kültürel değiş – tokuşu yaşatır, kırsal kültürü korur, yerel farklılıkları birer değer olarak yaşatır ve sunar.
• Yöresini, üreticisini bilerek alış – veriş imkanı sağlar.
• Biyolojik çeşitliliği koruyarak yerel tür, çeşit ve lezzetlerin pazar şansı bulmasını sağlar. Ticari değerin karşısına ( görüntü ve nakliyeye dayanıklılık gibi ) sosyal, kültürel, ekolojik değerleri koyar.
• Üreticiler arası bilgi akışı sağlayarak bilginin serbest dolaşımına katkı sağlar.
• Üreticilerin örgütlenmesi için bir platform, ortam görevi görür.
• Üreticinin talep tespiti yapmasına katkı verir.
• Üretici pazar tezgahında çeşitlilik arzetmek için monokültür tarım yerine polikültür tarıma yönelir.
• Dokunarak, seçerek ve tadarak alışveriş; bu bizim kültürümüz.
• Tüketicinin daha taze ve çeşitli ürünlere ulaşımını sağlar. Daha çok marka, daha çok çeşit.
• Özellikle büyük alıcılara yönelik, çeşit ve ticari değer olarak yeterli miktar ve düzenli ürün sağlayamayacak küçük ve orta ölçekli üreticiler için çok önemli bir geçim kapısıdır.
• Her kesimden kullanıcı için ulaşılabilirlik.
• Üsttekiler üretici ağırlıklı ekolojik ürün satan bir semt pazarı düşünüldüğünde ilk akla gelenler ama söz konusu olan sadece yeni bir model değil de yeni bir kavram, yeni bir anlayış, toplumun üretim-kullanım alışkanlıklarını değiştirmesi, yaşam tarzının sorgulaması olduğunda daha fazlasına ihtiyaç olduğu kaçınılmaz.
Ekolojik-sosyal dönüşümü sağlamak için %100 Ekolojik Pazar gibi olabildiğince bağımsız, katılımcı, şeffaf, esnek, bireyleri, kurumları değişime zorlayacak, çok yönlü iletişim platformlarına, araçlarına ihtiyaç vardır.
Ekolojik- sosyal dönüşümü sağlamak için bu platformların %100 Ekolojik Pazar’da olduğu gibi gıda gibi gerçek ve görece daha somut değerler üzerinden etkinleştirilmesi katılımcılığı ve sahiplenmeyi güçlendirmektedir
%100 Ekolojik Pazar katılımcıdır, hiçbir toplumsal ayrımcılığa yer vermez, herkes, herkesim paydaş hissedebilir. Üretici, esnaf, tezgahtar, belediye, tarım bakanlığı teşkilatı, sivil toplum, mahalleli, kentli organik ürün kullanıcısı, sanatçısı, politikacısı, biliminsanı, medya mensubu, öğrencisi.
Birçok kez komiteler kurulmuş, yönetim süreci paylaşılmaya çalışılmıştır. Üreticiler, tüketiciler daha fazla sorumluluk almaya davet edilmiştir. %100 Ekolojik Pazarlar yeni üretici derneklerinin, kooperatiflerinin kurulmasına önayak olmuştur
Ekolojik-sosyal dönüşümde kadının rolü çok önemlidir. Tarım-gıda-pazar-mutfakta ve %100 Ekolojik Pazar’da kadın merkezdedir. Tezgahlarda bile hiçbir pazarda göremeyeceğiniz kadar kadın çalışır.
%100 Ekolojik Pazar tüm sivil toplum kuruluşlarının, inisiyatif ve bireylerin ekolojik-sosyal amaç doğrultusundaki çalışma ve etkinliklerine ev sahipliğine açıktır. Ticari olmayan örgüt ve projelere kendilerini sunum şansı verir.
%100 Ekolojik Pazar yarattığı ortam ve etkinlikler ile alış-verişin gıda boyutunun ötesinde sosyal ve kültürel düzeyde bir paylaşım olmasını hedefler.
Kısacası halkın alış-veriş kültürünün, pazar yerlerinde yaşanan sosyalleşmenin ekolojik, katılımcı, sosyal bir yaklaşımla yeniden ele alınmasını hedefler. Geleneksel bir modelin yeni bir yorumudur.
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği
Buğday Hareketi’nin tohumları ilk kez 1990 yılında, Victor Ananias’ın Bodrum pazarında tam pirinç, zeytinyağı, adaçayı, kekik, deniz tuzu sattığı küçük bir tezgâhta atıldı. 1999’da Buğday Ekolojik Yaşam Dergisi adıyla Türkiye genelindeki abonelerine ulaşarak kısa bir sürede ekolojik tarım ve ürünlerden sağlıklı beslenmeye, bireysel gelişimden doğal şifa yöntemlerine, tüketim alışkanlıklarından mimariye kadar ekolojik yaşamın her alanında bir iletişim noktası ve kaynak haline geldi.
2000 yılında Uluslararası Organik Tarım Hareketleri Federasyonu’nun (IFOAM) tam üyeliğine kabul edilmesiyle birlikte, bilgi ve deneyimlerini eğitimler yoluyla paylaşmaya başladı.
Buğday Hareketi, bütüncül yaşam felsefesine inanarak sürdürülebilir modeller kurma ve bu var olan modelleri destekleme çalışmalarına 12 Ağustos 2002 tarihinden itibaren Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği çatısı altında devam ediyor.
Kurulduğu günden bu yana, dünyanın ve Türkiye’nin birçok farklı noktasından gönüllülerinin ve üyelerinin desteğini alan Buğday Derneği, sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişim; doğa dostu üretim ve tüketim alışkanlıklarının yaygınlaştırılması; kırsal ve kent arasındaki bağların güçlendirilmesi için ulusal ve uluslararası ölçekte yürüttüğü projeler, kurduğu ağlar ve işbirlikleri, katıldığı ve organize ettiği etkinlikler aracılığıyla; tek tek bireylerde ve bir bütün olarak toplumda ekolojik yaşam bilinci ve duyarlılığı oluşturmak için çaba gösteriyor.
Buğday Derneği’nin yürüttüğü projeler ve oluşturduğu modeller birbirlerinden beslenerek ekolojik yaşamın yaygınlaşması adına bir bütüne hizmet ediyor. Örneğin, Bodrum ve Milas köylerinde üretilen ekolojik ve sağlıklı ürünlerin, Buğday Restoran’ın mutfağında hazırlanan sepetlerle İstanbul’daki sipariş sahiplerine gönderilmesi, günümüzde yaygınlaşan üreticiden tüketiciye kutu projelerinin öncüsüydü.
Ekolojik, Sağlıklı, Adil ve Sürdürülebilir (ESAS’lı) kriterler oluşturarak danışmanlık verdiği doğal ürün dükkânlarına ürün sağlayan ekolojik gıda üreticilerinden pek çoğu ise, daha sonra TaTuTa Ekolojik Çiftlik Ziyaretleri programının ilk ev sahibi çiftliklerini oluşturdu. Buğday Derneği’nin giderek genişleyen ağına dahil olan çiftçiler, daha sonra tohumları atılan %100 Ekolojik Pazarlar’da ilk tezgah açan öncü üreticiler oldular. Zaman içerisinde Türkiye’nin dört bir yanında sayıları artan ekolojik üreticiler, Tohum Takas Ağı projesinden Zehirsiz Sofralar’a kadar çok sayıda model projede yer aldılar.
Victor Ananias kimdir?
1971-2011
Victor Ananias 1971 yılında Zürih’te, Türk bir anne ve Şilili bir babanın oğlu olarak dünyaya geldi. Annesinin sağlık sorunu nedeniyle ailece yaşamlarını sadeleştirme yolunda adım attılar. Victor altı yaşında iken Bodrum’un Yalıkavak köyüne yerleştiler. Burada son yel değirmenini restore ettiler ve yeniden çalıştırdılar. Tek göz bir köy evi yaptırdılar ve Victor’u o evde büyüttüler.
Victor ya da onun küçüklüğünü bilenlerin çağırdığı şekliyle Vitito, bu son değirmende son değirmenciden rüzgârı, köylülerden buğdayı, ekip biçmeyi, taş ustasından barınak yapmayı öğrendi. Daha küçük bir çocukken o yıllarda henüz bir köy olan Yalıkavak’ta köy yaşamını bütün ayrıntılarıyla öğrendi.
Çok küçük yaşta yaşamı yürütme çabasına atılan Victor Ananias, miçoluktan tur rehberliğine; bahçıvanlıktan otel müdürlüğüne kadar birçok işte çalıştı. Üniversiteyi bırakarak dünyayı dolaşmaya karar verdi. Birçok ülkede vejetaryen mutfaklarda aşçılık yaptı, alternatif yaşamlarla ilgili topluluklara girip çıktı.
1990 yılında Bodrum pazarında ilk ekolojik ürün tezgâhını açtı. 1991 yılında açtığı Başak Doğal Ürünler Dükkânı Türkiye’nin ilk doğal ürün dükkânı idi. 1992 yılında açtığı ve açık olduğu yedi yıl içinde ulusal ve uluslararası birçok başlangıcın yaşandığı Buğday Restoran, köprülerin kurulmasına, insanlığın yaşamsal sıkıntılarına pratik çözümlerin ve umutlu yaklaşımların üretilmesine hizmet etti.
2003 yılına kadar ekolojik iç pazarın oluşması için ekolojik ürünlerin toptan satışı, yeşil kutu projeleri, Buğday dükkânlarının açılması, ekolojik tarımla ilgili tarafların bir araya getirilmesi gibi konularda birçok adım atan Victor, pek çok yayına ilham veren Buğday Ekolojik Yaşam dergisini ortaya çıkardı. Türkiye’nin ilk ekolojik yaşam dergisi Buğday, bu konudaki bilginin dağıtımında ciddi bir rol oynadı ve ekolojik yaşam camiası oluşturdu. Victor, Buğday hareketinin gittikçe artan sayıda destekçisi, emek vereniyle sorumluluk aldığı çalışmaları kurumsallaştırmaya karar verdiğinde yıl 2002 idi. Victor, aramızdan ayrıldığı güne kadar Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin kuruluşundan itibaren genel başkanlığını yürüttü. Buğday Derneği çatısı altında başlatılan TaTuTa, %100 Ekolojik Pazar, toplum destekli BAHÇE gibi kilometre taşı niteliğindeki önemli çalışmaların vizyonerliğini yaptı. Uluslararası birçok kuruluşta yönetsel görevler aldı.
Yaşamı boyunca attığı sayısız tohumların hepsi, ölümünden sonra çok uzun süreler yaşayacak güçte oldu. Bu nedenle çalışma arkadaşları ve sevenleri, cenazesinde “attığın tohumları biz yeşerteceğiz” sözü taşıyan tohumlarla uğurladılar onu.
Tüm Organik (Ekolojik) Pazar Ürünleri
Doğal Beslenme Kitapları (1)
Eğitici Çocuk ve Doğa Kitapları (5)
Ekolojik Yaşam, Çevre ve Organik Tarım Kitapları (1)
Şifalı Bitkiler ve Tamamlayıcı Tıp Kitapları (1)
Organik (Ekolojik) Pazar Ürünleri
Çok Satanlar
Tüm Organik (Ekolojik) Pazar Ürünleri
%100 , güvenilir .
(=ekolojik, biyolojik), üretimde kimyasal girdi kullanmadan, her aşaması kontrollü ve sertifikalı üretim biçimidir.
; toprak ve su kaynakları ile havayı kirletmeden, çevre, bitki, hayvan ve insan sağlığını korumaktır.
Organik ürünler “görüntüsünden, tadından, kokusundan” anlaşılmaz, bilimsel ve hukuki kriterlere göre izlenip denetlenerek belgelendirilir.
Bir ürünün “doğal, naturel, katkısız, hormonsuz, saf, iyi tarım, köy ürünü, çiftlikten, ev yapımı, sağlıklı” gibi ifadelerle pazarlanması organik olduğu anlamına gelmez.
, Avrupa Birliği Organik Tarım Mevzuatıyla uyumlu, ve 'ne uygun olarak üretilip, Tarım Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş tarafından laboratuvar analizleri ile denetlenerek sertifikalanır.
|
|
|
|
|
|
|
|